Advertisement

Responsive Advertisement

Küreselleşme ve Sosyal Politika

küreselleşme sürecinde sosyal politika

KÜRESELLEŞME VE SOSYAL POLİTİKA KONU ANLATIMI

Küreselleşme bütün herkes aynı anlam ifade etmemektedir.Bu durumda tarafsız ve nötr bir kavram değildir. Yaklaşımlardan birine göre;
Herkes zenginlik ve barış içerisinde bir dünya vaat etmektedir.
Başka bir yaklaşım göre;
Çok uluslu şirketlerin tüm kaynakları etkisi altına aldıkları ürkütücü bir düzendir.

Küreselleşmenin oluşumu ve gelişimi

Küreselleşmenin ortaya nasıl ortaya çıktığını anlatmak için görüşler bulunmaktadır ve bu görüşler iki ana grupta toplanmıştır.

Birinci görüş küreselleşmeyi; Birinci görüşünden yana olanlar homojen değildir.Birinci görüş küreselleşmeyi hem toplumlar hemde ülkeler arası bağların başlamış olduğu çok eski zaman parçalarına ve ya 15.yüzyılda Colomb ve Gamanın keşfetmiş olduklarını izleyen dönemde ya da sanayi devrimini izleyen 19.yüzyılda ki sömürge algılama biçimine elverişli ticaretin çoğalması ile gerçekleşmiş olduğu dönemde başlatılmıştır.

İkinci görüş küreselleşmeyi; 1980 yıllarında başlamaktadır.

Küreselleşmenin göstergeleri

Küreselleşmenin öğeleri veya hesaplanmasına,değerlendirilmesine olanak sağlayan göstergeleri bulunmaktadır.Bu konuyla ilgili olarak genel kabul edilmiş başlıklar,alakalı taraflarca oluşturulmaktadır.Alakalı yayınların hemen hemen hepsinde bulunan küreselleşmenin en önemli göstergeleri şu şekilde sıralayabiliriz.

  • Uluslararası mal ve hizmet ticaretinin çoğalması
  • Uluslararası sermaye hareketleri ve yatırımların çoğalması
  • Haberleşme  ve ulaşım maliyetlerinin azalması ve iletişimin çoğalması
  • Çok uluslu şirketlerin büyümesi
Ticaret ve yatırım politikalarının serbest olması,teknolojik değişikler ile birlikte haberleşme ve ulaşım maliyetlerinin azalması,girişimcilik ve en son küresel sosyal ağların verimsizliği ise küreselleşmeyi ayrıntılı biçimde incelenmesine sebep olan etkilerden bir tanesidir.

Küreselleşme,eşitsizliklerinin çoğalması ve yoksulluk

1990'dan sonra henüz çok ve az aralıklar ile etkisini göstermeye başlayarak iktisadi krizler,küreselleşmenin sosyal durumunun en başta çıkmasına sebep olmuştur.Sonuç olarak sürecin sosyal devlete ve sosyal politika uygulamalarına etkenleri daha çok mercek altına alınır.Zaman içerisinde küreselleşmenin olumsuz etkilerinin sosyal boyutta daha çok bulunduğu konusundaki görüşler üstünlük kazanmaya başlamıştır.
ılo veri şekilleri

ILO'nun hazırlamış olduğu verilere göre son yirmi yıllık dönemde dünyanın en zengin %20'lik nüfusu toplam gelirin %70'inden çoğunu alırken en yoksul %20'lik diliminin aldığı pay sadece %2 şeklindedir.

Eşitsizlik;Sadece gelişmiş ülkelerin toplumu ile gelişme sürecinde olan ülke toplumları içerisinde yaşanmaz.Ülke ele alındığında'da eşitsizlikler çoğalmaktadır.Ülke arasındaki eşitsizliğin çoğalması 1980'lerin ikinci yarısından sonra AB üyesi gelişmiş ülkelerde ortaya çıkmış bir sorundur.
Yoksulluğun önüne geçilememesi küreselleşmenin başarısız yönlerinden bir tanesi oluşturmuştur.Çoğalan eşitsizlik ve gelir dağılımında ki düzensizlik yoksulluk problemini detaylandırılmıştır.Birden fazla ülkede İnsani gelişme endeksi alakalı göstergeler,olumsuz yönde ilerlemeye başlar.

Yoksulluk ve eşitsizlik alakalı en önemli göstergeler

  • 2005 başlangıcı ile gelişimini sürdüren ülkelerde yaşayan toplum nüfusun bir bölü dördüne rastlayan,yaklaşık olarak 1,4 milyar insan,günlük 1.25 ABD dolarının aşağısında açlık çizgisinde hayatına devam etmektedir.
  • 2000 ve 2005 yılları arasında dünya ekonomisinde hızlı yükselme dünya ki yoksul kısımı 1990 yıllında ki %46 konumundan 2005 yılında %27'lere azaltır.Bu duruma karşın son olarak 2008 krizi ile beraber 64 milyon kişi daha bu sınırın aşağısına indirilmiştir.
  • Sahra altı Afrika ülkelerinde en az gelire sahip olan %20'lik nüfus kesiminin toplam gelirden almış olduğu pay sadece %3'dür.
  • 925 milyon birey kronik açlık riski içinde hayatını sürdürmektedir.
  • Dünyada 1,75 milyon birey bir çok yoksulluk riski içerisindedir.Bu insanlar temel sağlık hizmetleri,temel eğitim ve ekonomik olanaklardan yoksun.
  • 2.6 milyon kişi hijyenik bir yerde hayatını sürdürme,884 milyon kişi'de temiz su olanaklarından yoksundur.
  • 796 milyon kişi hem okuma hemde yazma bilgisi bulunmamaktadır.
  • Yılda bir 5 yaşında küçük 8,8 milyon çocuk koruyucu ve engelleyici sağlık hizmetleri yetersiz kalmış olduğundan hayatını kaybetmektedir.

Küreselleşme ve iş gücünde ki değişiklik istihdam işsizlik ve enformel sektör

Sanayi ekonomisinden hizmet ekonomisine geçilmesi ile iş gücünde sektörel yapı ve statülerinde değişiklikler yaşanmıştır. İş gücünün yapısında değişiklikler söz konusu olursa,ülkelerdeki küreselleşme aşamasında gerçekleştirdikleri rol ile birlikte değişiklik gösterebilmektedir.

Doğruca yabancı yatırımlar gerçekleştiği gelişimini sürdüren ülkelerde böyle yatırımlara birlikte hareket ederek en başta sanayi sektöründeki iş gücünün miktarı çoğaltmaktadır.Buna bağlı olarak hizmetlerin geliştirilmesinde hizmet sektörünü takip eder.

Sermaye ihraç etmekte olan gelişmiş ülkelerde bütün iş gücü arasında hizmet sektörünün bölümü biraz daha çoğalır.Gelişimini sürdüren ülkelerde göç ve az verimli işlerin çok bulunduğu informel kayıt dışı sektör geliştirilmiştir.
İnformel kayıt dışı sektör neden gelişir? Gelişimini sürdüren birden fazla ülkenin sanayi ve hizmet sektörlerinin istihdam oluşturma limitinin az olmasındandır.

Küreselleşme endüstri ilişkileri sistemi ve sendikalaşma

Küreselleşme aşaması endüstri ilişkileri sistemini etkilemektedir.

Küreselleşmenin endüstri ilişkileri sistemine etkenleri ve çözümleri

İlk olarak iş hukuku ilerleyen süreçte,çalışma yaşamını değiştiren sosyal hukukun küresel yarışma kaygısıyla ve ya uluslararası sermayeyi ve yatırımları ülkeleye geri almak amacıyla düzenlenmesi endüstri ilişkileri sistemini bizzat etkilemektedir.
Fazla ücret,istihdam güvenceli ve sendikalı ve toplu sözleşmeli kamu iş yerlerinin özel hale gerilmesi sendikalaşma miktarlarını ve toplu sözleşme alanındakilerin sayılarını azaltmaktadır. Kamu ve özel bölümde ki taşeronlaşma geliştirmeleri,bizzat ssendikalaşmanın ve toplu pazarlık düzenini olumsuz etkilemektedir.

Küreselleşme ve sosyal güvenlik sistemleri

Almanya'da sanayi toplumu bismark aracılığı ile başlatılmış sosyal sigorta düzeni birlikte önce çalışanlara ilerleyen sürede tüm nüfusu alanı içerisine alarak sosyal güvenlik garantisi sağlamıştır.İkinci dünya savaşı ilerleyen zamanda gelişmiş olan ülkeler,tüm çalışanlarını tüm sosyal risklere karşılık uzak tutarak sosyal sigorta yönetme biçimi oluştururlar.Sosyal sigortaların engel olmadığı aralıklar devletin sosyal refah ödemeleri ile kapatılmıştır.
1970 yılında yaşanmış olan kriz neoliberal politikaları sahiplenmiş siyasi algılayış,aynı anda Almanya,İngiltere,ABD ve Fransa ve benzeri gelişimini tamamlamış ülkelerde iktidara gelmektedir.İktidar düzenlemesiyle beraber sosyal güvenlik ödemeleri incelenmeye alınır.

Yorum Gönder

4 Yorumlar

  1. Küreselleşmenin olumsuz boyutları ile ilgili çok çarpıcı bilgiler var. Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Konu hakkında görüşünüz için teşekkürler @Erhan Çakırlar

      Sil
  2. McLuhan, her nekadar meşhur "küresel köy" tabiriyle küreselleşmeyi olumlasa da, ben yazının başında verdiğiniz ikinci görüşteyim. Paylaşımlarınız için teşekkürler.

    YanıtlaSil
  3. Küresellesme kullanma firsati yakalayinca tüm dünyayla calisma firsati sunuyor ama tabii olumsuz yanlari da var ��

    YanıtlaSil